-
1 yakayı ele vermek
= yakayı ele vermemek быть / не быть схва́ченным / по́йманным / заде́ржанным -
2 yakayı ele vermemek
-
3 yaka
воротни́к (м)* * *1) воротни́к, во́ротdevrik yaka — отложно́й воротни́к
dik yaka — стоя́чий воротни́к
kolalı yaka — накрахма́ленный воротни́к
2) петли́цаyakasına bir karanfil takmıştı — в петли́це у него́ была́ гвозди́ка
yaka işareti — знак разли́чия
3) бе́рег ( один из двух берегов)karşı yaka — противополо́жный бе́рег
4) край; сторона́Rumeli yakası — румели́йская сторона́
5) пока́тая / накло́нная ме́стность••- yakası açılmadık küfür
- yakasına asılmak
- yakasına yapışmak
- yakadan atmak
- yakasını bırakmak
- bırak yaka mı!
- yakasını bırakmamak
- yaka bir tarafta
- paça bir tarafta
- yakasına çökmek
- yakayı ele vermek
- yakayı ele vermemek
- yakadan geçirmek
- yaka ısırmak
- yakasını kaptırmak
- yakayı kurtarmak
- yakayı sıyırmak
- yaka paça etmek
- yaka paça götürmek
- yaka silkmek
См. также в других словарях:
yakayı ele vermek — kaçamayarak ele geçmek, yakalanmak Bu konuda hiç kimsenin yakayı ele vermeyeceğine şimdiden kalıbımı basarım. B. R. Eyuboğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
dizginleri ele vermek — başkasının yönetimini kabullenmek O koşturmalar yakayı kaptırışın, dizginleri ele verişin açıklamaları gibi geliyordu ona. T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
yaka — is. 1) Giysilerin boyna gelen, boynu çeviren bölümü Paltosunun yakasını kaldırıp tenha caddeyi tutturdu. Y. K. Karaosmanoğlu 2) Giysilerin boyna gelen bölümüne eklenen ve türlü biçimlerde olan parçası 3) Kıyı, kenar, taraf Sokağın karşı yakasına… … Çağatay Osmanlı Sözlük